15. Seyyid Emir Külâl (kuddise sirruh)

60
0

Doğumu: Suhar, ?

Vefâtı: Suhar, 772 H. / 1370 M.

***

Şemâili

Boyu uzun, rengi esmer, göğsü geniş, kolları uzun, kaşları gür idi. Sakalında tek tük beyaz vardı. Güzel yapılı bir pehlivan idi. Çok tevâzu ehli olup itiraz ve inat nedir bilmezdi. Peygamberimiz (sav)’in soyundan bir seyyid idi.

***

Annesi anlatıyor:

– “O karnımda iken şüpheli lokma yiyince karnım ağrır, istifrağ etmeden rahatlayamazdım. Bu hâl birkaç defa tekerrür etti. Artık yiyeceğim lokmanın helâl olmasına dikkat eder oldum. Ağrı da kalmadı.”

Seyyid Emir Külâl’in san’atı çömlekçilik idi.

Gençliğinde güreşe meraklı olup çok iyi güreşirdi. Onu tanıyan ve seven seyircilerden biri bir gün: 

– Bu zâtın güreş ile meşgul olması Seyyidlik şerefiyle bağdaşmıyor, diye düşünür. Bunun üzerine oracıkta uykuya dalıverir.

Rüyasında: kıyametin koptuğunu ve kendisinin göğsüne kadar çamura battığını, çıkmağa gücü yetmeyerek çok bunaldığını görür. Bu anda öteden Emir Külâl yetişerek kolundan kuvvetlice tutar ve bataklıktan kurtarır.

Adam uykudan uyanır, bakar ki güreş sona ermiş, Emir Külâl ona doğru geliyor:

– İşte ben senin rüyada gördüğün gün için pehlivanlık ediyorum. Seni ve senin gibi batağa batmış olanları biiznillah kuvvet ve himmet ile kurtaracağım, der.

Bunun üzerine o kınayan kişi tövbe ve istiğfar eder. Ellerine kapanır ve teslim olur.

***

Emir Külâl ’in güreşi terk etmesi:

Güreşmeyi bir mücâhidlik eğitimi olarak kabul eden Seyyid Emir Külâl yine bir gün güreş meydanında muvaffakiyetler gösterirken Hâce Muhammed Baba Semmasî oradan geçiyor ve durup güreşi seyrediyor. Bu sırada müridlerden bâzıları Hazretin güreş seyretmesini hafif bularak içlerinden türlü havâtır geçiriyorlar. Bunun üzerine Hazret derhal:

– Bu meydanda bir er vardır ki ilerde bir çok erler onun sohbeti bereketiyle kemâle erecekler. İsterim ki bize öğrenci olsun da onun tâlim ve terbiyesi hizmetinde bulunayım, buyurur.

Tam bu sırada güreşmekte olan Emir Külâl’in kalbi, Muhammed Baba Semmâsi Hazret’lerinin himmetli bakışlarından ürperir ve derhal güreşi bırakır, gelir Hazretin ayaklarına kapanır. Sonra peşinden Hânkâha gelirler. Seyyid Emir Külâl Tevbe ve istiğfar ederek Hâce Muhammed Baba Semmasî’ye teslim olur, yüksek teveccühlerine mazhar olur. Seyyidliği yanında şerîat, tarikat, mârifet ve hakîkat derecelerine yükselir.

***

Seyyid Emir Külâl’in dört oğlu ve dört halifesi vardır. Her bir oğlunu bir halifesinin yanına hizmet ve terbiye için verdi ve güzel yetiştiler. Buradan oğlu “Emir Burhân”ı “Muhammed Bahâeddin Nakşbend”e verirken: 

“İşte sana bir delikanlı… Bunu kendi yetiştirildiğin gibi yetiştir ve hakîkatlere eriştir ki, senin bu işte rüsûhunu göreyim” buyururlar.

Hakîkaten birkaç sene sonra Emir Burhân’ı Muhammed Bahâeddin babasının huzuruna getirdiğinde hallerini güzel buldu.

“Emir Burhân tarîkatta hüccetimiz, hakîkatta burhânımızdır” buyurdu. Bir müddet sonra Bahâeddin’in kemâl ve isti’dâdını görünce; Bahâeddin’e:

“Oğlum Bahâeddin, sadrımda ne varsa sana aktardım. İsti’dâdın daha geniştir. Var ulu kişi ara, nâmın cihânı tuta… Me’zunsun!” buyurdular.

Silsile’de emâneti Hâce Muhammed Baba Semmâsi Hazretlerinden almışlardır. “Hâce Seyyid Emir Külâl” diye anılır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir